top of page
  • teknikemek2020

YÜZ YIL ÖNCE OLDUĞU GİBİ HÂLÂ, KADINLAR EKMEK DE İSTİYORLAR, GÜL DE…


Emekçi kadınların mücadeleleri üzerinden şekillenen ve 1921 yılında gerçekleştirilen Moskova İkinci Uluslararası Komünist Kadınlar Konferansında Clara Zetkin’in önerisi ile kadınların uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak ilan edilerek bugüne miras kalan 8 Mart’ı; kadınlar, her sene olduğu gibi bu sene de alanlarda ve pandemiye rağmen hep birlikte dayanışma ve mücadele içinde kutlamaya kararlılar.

Bu yılki“8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü”, pandemi, ekonomik kriz ve artan yoksullukla birlikte kadına yönelik şiddetin, emek sömürüsünün daha da arttığı koşullarda gerçekleşecek.

Artan korona vakaları ile birlikte “Evde kal” çağrılarının yapıldığı günlerde kadınlar, kendilerine şiddet uygulayan erkeklerle ve boşanmak üzere oldukları eşleriyle aynı evde yaşamak zorunda kaldılar. Görünmeyen ev içi emek pandemi ile daha da görünmez hale gelirken ev içi şiddette artarak devam etti.

Pandemi süreci evden çalışan kadınlar için; mesai saatlerinin belirsizleştiği, işverenlerin “zaten evdesin…” ile başlayan ilave iş talepleri ile bedelsiz, bitmek bilmeyen fazla mesailere mahkûm edildikleri, ev içi emek ile mesaisinin birbirine girdiği, evde çalışılan zamanlarda aile bireylerinin ihtiyaçlarının karşılanmasının kadına yüklendiği, birçok kadın meslektaşımızın ya işsiz kaldığı ya sigortasız çalıştığı ya da maaş kesintileri ile çalışmak zorunda kaldıkları bir hal alarak pandeminin en ağır faturası yine kadınlara kesildi.

Pandemi ile mücadele devam ederken kadınların yaşam hakkı güvencesi olan “İstanbul Sözleşmesi” kaldırılmak istendi. Tacize, şiddete, tecavüze uğrayan, yok sayılan, çocuk yaşta evlendirilen, katledilen, son sözleri "ölmek istemiyorum" olan, kendi kanıyla "kurtuldum" yazan kadınlar; cinsel yönelimleri nedeni ile ayrımcılığa uğrayan, homofobik ve transfobik nefrete ve şiddete maruz kalan LGBTİ’liler; toplumsal cinsiyet eşitsizliği nedeniyle okuyamayan, çalışamayan, düşük ücrete mahkum edilen, ev içi emeği görülmeyen kadınlar, patriyarkanın, Saray rejiminin, sömürünün ve erkek şiddetinin karşısında, aşağıya bakmayarak, “İstanbul Sözleşmesi”ni, hayatlarını ve haklarını sokaklarda savundular ve savunmaya devam ediyorlar.

Bugün kadınlar, hiçbir kız kardeşinin kirpiğini yere düşürmemeye söz vererek, derinleşen cinsiyetçi politikalara karşı Latin Amerika, Ortadoğu, Avrupa ve Güney Asya’da dünyanın dört bir yanında seslerini ve isyanlarını duyurmaya devam ediyorlar.

Yüz yıl önce olduğu gibi hâlâ, kadınlar ekmek de istiyorlar, gül de…

Tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun.

Mart 2021

EMEK HAREKETİNDEN

MÜHENDİS MİMAR VE ŞEHİR PLANCILARI

10 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page